Fizyolojik bir olay olan doğum tercihan günü dolduğunda (miadında) veya bazen erken olarak bebeğin doğum kanalına girmesiyle öncelik sırası değişmekle beraber bazen sancıların başlaması bazen önce suyun veya nişan denilen hafif kanamanın olmasıyla başlayabilir.
İlk başlarda hafif kasılmalar olur ve bu kasılmalar seyrektir.Doğumun gerçekleşebilmesi için rahim ağzının 8-10 cm kadar açılması gerekir. Bebek kanalda ilerledikçe uygun kasılmalar oldukça rahim ağzı yavaş yavaş açılacaktır. Eğer ağrılar yetersizse doğum süreci yavaş ilerliyorsa veya haftası geçmesine rağmen doğum gerçekleşmiyorsa suni sancı için hekimin ilaç uygulaması gerekebilir.
Rahim ağzının tam olarak açılmasından bebeğin doğmasına kadar geçen sürede annenin doğru şekilde hekiminin gözetiminde ıkınması ve nefesini kontrol etmesi gerekir. Bebeğin başı çıktıktan sonra hekim yardımıyla omuzlar vücut ve bacaklar doğurtulur. Plasenta(eş) çıkartılmasıyla doğum eylemi sona erer.
Vajinal doğumda gerekiyorsa vakum, forseps gibi aletler kullanılabilir, gerekiyorsa çıkımda küçük bir kesi (epizyotomi) yapılabilir, ya da belden aşağısının uyuşturulduğu ama kasılmaların engellenmediği Epidural anestezi uygulanabilir ki biz bu tür doğumlara” Müdahaleli vajinal doğum” deriz. Epidural anestezi ancak açıklık 4cm oluştuktan ve doğum sancıları düzenli hale geldikten sonra uygulanabilir.
Gebe takibinde ve doğum eyleminde hasta- hekim ilişkisi çok önemlidir. İki canın aynı anda bir hekimin kontrolünde olduğu bu doğa mucizesinin sonunda anne bebeğini kucağına alır ve mutlu sona ulaşılır.